İnsanoğlu bugüne kadar sürdürmekte olduğu tarımsal faaliyetlerle, kendi yaşam alanı da dahil olmak üzere birlikte yaşadığı canlı ve cansız çevreye verdiği zararların farkına varmıştır.Bu amaçla doğa ile uyumlu,kaynakları doğru kullanan,sürdürülebilir kalkınmayı hedefleyen,hayvan refahını gözeten yeni tarımal yaklaşımlar tüm dünyada yayılmaya başlamıştır.Bu yaklaşımların bir kısmı sadece kavram olarak kalsada diğer bazı yaklaşımlar hayatımızda belirgin bir şekilde yer almaya başlamıştır.
Çağımızın gerektirdiği tempolu yaşamla birlikte, artan gelir düzeyi ve eğitim seviyesi, güvenli gıda tüketiminin de önemini arttırmıştır. Tüketiciler direk tükettikleri tarımsal ürünler başta olmak üzere, satın aldıkları tüm gıda ürünlerinin güvenliğinden emin olmak ister hale gelmiştir. Bu bilinçle, gerek doğrudan tarımsal ürünlerin, gerekse işlenmiş gıdaların güvenle üretildiğinin garantisini tüketicilere sunabilmek için, birtakım sistemler ve standartların oluşturulması ihtiyacı kaçınılmaz olmuştur.